GÜNÜN ANLAM VE ÖNEMİ
(ÇEVRE KORUMA HAFTASI)
( 5 – 11 Haziran )
Sevgili Arkadaşlar!
1972 yılında İsveç’in Stockholm kentinde yapılan Birleşmiş Milletler Çevre Konferansında alınan bir kararla, 5 Haziran günü Dünya Çevre Günü olarak kabul edildi. Haziran ayının ikinci haftası ile başlayan haftayı, okullarımızda Çevre Koruma Haftası olarak kutlamaktayız.
Ülkemizde bu amaçla 1978 yılında Türkiye Çevre Sorunları Vakfı, daha sonra Çevre Müsteşarlığı kuruldu. Başbakanlığa bağlı Çevre Müsteşarlığı 5-11 Haziran tarihleri arasını Çevre Koruma Haftası olarak kabul etti. Çevre Koruma Haftasında okullarda öğrencilere doğal çevrenin korunması gereği öğretilir. Hafta boyunca radyo ve televizyonda halka çevre kirlenmesi ile ilgili bilgiler verilir. Alınması gerekli önlemler anlatılır. Gazete ve dergilerde doğal çevrenin korunmasına ilişkin yazılara yer verilir.
İnsanların sürekli yaşadıkları yere çevre denir. Dağlar, ovalar, çayırlar, ormanlar, göller, denizler, ırmaklar, doğal çevreyi oluşturur.
Doğal çevrenin kirlenmesi bütün ülkelerin ortak sorunudur. Çevre kirlenmesi hepimizin günlük yaşayışını etkileyen bir olaydır. Uygarlığın gelişmesi, endüstrileşme sonucu fabrikalarda insan gücüne gereksinme arttı. Kırlarda, köylerde, doğal çevrede yaşayan insanlar kentlere göçtü. Kent nüfusu önemli ölçüde çoğaldı. Kentlerde nüfusun artışı ve endüstrileşme ile birlikte çevre sorunları ortaya çıktı. Bu sorunun en önemlisi çevre kirlenmesidir.
Sanayileşme ve kentlerdeki nüfus yoğunlukları, çevre sorunlarının artmasına sebep olmuştur. Bütün ülkelerin ortak sorunu haline gelen çevre kirlenmesi, günümüzde insan sağlığını tehdit eder boyutlara ulaşmıştır. Ölümlere neden olan solunum yolu hastalıklarının çoğu hava kirliliği sonucunda olmaktadır. Balıklar, çevre kirlenmesinden en çok zarar gören canlıların başında gelir.
Sanayi atıkları, spreyler, yakıtlarla ortaya çıkan dumanlar, petrol ve ilaç atıkları, plastik ürünler, suni gübreler ve çöpler, çevre kirlenmesine sebep olan en önemli etkenlerdendir.
Çevre kirlenmesini, insanın doğaya verdiği zarar olarak da tanımlayabiliriz. Doğanın korunmasını ve tahribatının engellenmesi zorunludur. Gelecek nesillere iyi bir çevre bırakmak için kirlenmeleri mutlaka önlemek, yeşil alanları ve hayvanları koruyup çoğaltmak gerekir. Bilinçsizce sağa sola attığımız plastik ürünlerin doğada 400 yıl kadar çürümeden kalabildiğini söylersek, karşı karşıya kaldığımız tehlikenin boyutlarını biraz olsun anlayabiliriz. Çevrenin kirlenmesini önlemek için üzerimize düşen görevleri mutlaka yapmalıyız.
Başlıca çevre sorunları su, hava ve toprak kirlenmesidir.
Su kirlenmesi ile deniz hayvanlarının yaşam ortamları bozulur. Kirli sularda avlanan balık ve öteki deniz ürünlerini yemeyelim. Böyle sularda yüzmeyelim.
Hava kirliliği daha çok yakıtların gereği gibi yakılmaması sonucu ortaya çıkar. Kirli hava solunuma elverişsiz havadır. Kirli hava solunum yolları hastalıklarını artırır. Solunum organlarımızı yorar. Hava kirliliği ölümlere bile sebep olur.
Toprak kirlenmesi; çeşitli ilaç ve gübrelerle toprağın tarıma elverişsiz duruma gelmesidir. Çiftçilerimiz; tarlada kullanacakları ilaç ve gübre çeşidini ziraat mühendislerine, teknisyenlerine sormalıdır. Hangi gübrenin hangi cins topraklarda yararlı olacağı bilinmektedir. Bu nedenle; ilgili uzmana danışmaksızın ilaç ve gübre kullanılmamalı. Toprak kirlenmesi toprağın verimini azaltır. Bitki hastalıklarını çoğaltır.
Tüm insanlığa temiz ve güzel bir çevrede, mutlu ve sağlıklı bir ömür yaşamalarını dilerim.
DOĞAL ÇEVRENİN KORUNMASI İÇİN NELER YAPMALIYIZ?
*Çöpler zamanında toplanmalı ve ayrıştırılmalıdır.
*Denizler, göller, nehirler, insan ve hayvan artıkları ile kirletilmemeli,
*Zararlı böceklerin özellikle, karasinek ve sivrisineklerin üreyip çoğalmamaları için gerekli ilaçlamalar belediyeler tarafından zamanında yapılmalıdır.,
*Kanalizasyon borularındaki sızmalar önlenmeli.
*Kalorisi düşük yakıtlar yakılmamalı. Doğalgaz hattı olan yerleşim yerlerinde herkesin doğal gaz ile ısınması için gerekli önlemler alınmalıdır.
*Avlanma belirli zamanlarda yapılmalı ve avlanma ile ilgili gerekli denetimler yapılmalıdır.
*Ormanlarımızdaki ağaçların bilinçsiz kişiler tarafından kaçak kesimi önlenmeli ve kaçak kesim yapanlara gerekli cezalar verilmelidir.
*Yerlere çöp atmayalım atanları uyaralım.
DÜNYA ÇEVRE GÜNÜ İLE İLGİ SÖYLENMİŞ GÜZEL SÖZLER
*Yarının doğası bugünden yaratılır.
* Doğayı yenmek ancak doğaya boyun eğmekle mümkündür.
*Çevre kirliliği, her anımızı etkileyen sağlıklı bir yaşam konusudur.
* Doğa bekçiyle değil, sevgiyle korunur.
*Biz doğayı korudukça doğa da bizi korur.
* Çiçeklerin olmadığı yerlerde insanlar yaşayamaz.
*Sağlıklı yaşam, sağlıklı çevre ile olur.
* Doğaya karşı işlenen bir suçun öcü, insan adaletinden daha zorlu olur
*Bırakın da tabiat size dadılık etsin.
*Herkes sağlıklı, dengeli bir doğal çevrede yaşamak hakkına sahiptir.
* Uygarlık, insanlarla doğanın arasını açmıştır
* Bir ağaç, herhangi bir prensten daha soyludur.
* Bakarsan bağ olur, bakmazsan dağ olur.
* Yaş kesen, baş keser.
* Her yıkıntı onarılabilir, doğanın yıkıntısı asla
*Sağlıklı yaşam, sağlıklı çevre ile olur.
*Tabiatın şiiri hiç bitmez
* Sevgi, çiçek açmayan yere uğramaz.
ÇEVRE ANDI
Bir çevre gönüllüsü olarak;
Türkiye’de ve dünyada çevreyi koruyacağıma,
Doğal ve tarihi çevreye zarar verenleri uyaracağıma,
Doğal kaynakları kullanmada tutumlu davranacağıma,
Ülkemin ve dünyamızın kirlilikten arındırılması ve güzelleşmesi için tüm gücümle çalışacağıma,
Çevreye sahip çıkacağıma,
Bu konuda herkese örnek olacağıma and içerim!
DÜNYA ÇEVRE GÜNÜ İLE İLGİLİ ŞİİRLERİ
PAPATYALAR
Bahar olsun da seyredin
Nasıl süsler bayırları,
Zümrüt gibi çayırları,
Yüze güler o incecik
Gelin yüzlü papatyalar,
Altın gözlü papatyalar.
Tarlalarda hoşa giden,
Sarı, turuncu, pembe, mor,
Bir çok güzel çiçek olur.
Bence güzeldir hepsinden
Gelin yüzlü papatyalar,
Altın gözlü papatyalar.
Yaprakları kıvır kıvır,
O da ayrı bir güzellik.
Boy pos, boyun ipincecik
Hem güzel, hem de nazlıdır
Gelin yüzlü papatyalar,
Altın gözlü papatyalar.
Rüzgâr eser kâh o yana,
Kâh bu yana, hep beraber,
Dalga dalga eğilirler,
Neşe verirler insana
Gelin yüzlü papatyalar,
Altın gözlü papatyalar.
KIR ŞARKISI
Tam otların sarardığı zamanlar
Yere yüzükoyun uzanıyorum
Toprakta bir telâş, bir telâş
Karıncalar öteden beri dostum.
Ellerime hanım böcekleri konuyor
Ne şeker şey onlar!
Uç böcek, uç böcek diyorum
Uçuyorlar
Pan’ın teneffüsü bile
Ilık, okşamakta yüzü.
Devedikenleri, çalılık vesaire
Bir âlem bu toprakların üstü.
Tabiatla haşır neşir
Kırlarda geçen ikindi vakti.
Sakin, dinlenmiş, rahat
Bir gün daha bitti.
KIR UYKUSU
Ne hoştur kırlarda yazın uyumak!
Bulutlar ufukta beyaz bir yumak,
Ağaçlar bir derin hülyaya varmış,
Saçında yepyeni teller ağarmış.
Baş yorgun, yaslanır yeşil otlara,
Göz dalgın, uzanır ta bulutlara.
Öğleyin bu uyku bir aralıktır,
Saf hava bir kanat gibi ılıktır.
Zaman gönülde ne varsa dinler,
Yüzlere tülümsü bir buğu iner.
Erirken sıcakta yaz kokuları,
Ne hoştur, ne hoştur kır uykuları!
ÇEVREMİZ
Çöplerimiz birikmesin
Sularımız kirlenmesin
Yakıtımız tam yakılsın
Temiz olsun her şeyimiz.
Oynayalım hep coşalım
Bu yurdu temiz tutalım
Sokağımızla caddemiz
Köyümüzle, kentimiz
Temiz olsun hep çevremiz
Güzel olsun hep yöremiz.
Oynayalım hep coşalım
Bu yurdu temiz tutalım
Yaylada ovada dağda
Pırıl pırıl bir doğada
Oynayalım hep coşalım
Bu yurdu temiz tutalım.
BİR YER DÜŞÜNÜYORUM
Bir yer düşünüyorum, yemyeşil,
Bilmem, neresinde yurdun?
Bir ev, günlük güneşlik,
Çiçekler içinde memnun.
Bahçe kapısına varmadan daha,
Baygın kokusu ıhlamurun,
Gölgesinde bir sıra, der gibi;
— Oturun!
Haydi, çocuklar haydi,
Salıncakları kurun!
Başka dallarsa, eğilmiş;
— Yemişlerimizden buyurun!
Rüzgâr esmez, konuşur;
— Uçurtmalar uçun, çamaşırlar kuruyun.
Mutlu olun, yaşayın,
Ana, baba evlat, torun.
YURT
Tokat’la Niksar arasında,
Bir küçük ev görünür uzaktan.
Kütükten duvarlı, önünde çeşme akar,
Yeşermiş gibi topraktan
Yağmur yağar camlarına dökülür.
Benim yüzümdür çizilen camlarda.
Yalnızlığın sesidir, rüzgâr değil.
Gürgen ağaçlarında
Allı güllü çiçekler
Elimle dikilmiş bahçesine
Yürürsem hepsi koşar ardımdan
Çocuklar gibi delicesine
Gel dere, ak derim gürül gürül
Dağdan aşağı akar gider.
Hayal kurmak istese canım,
Bulutlara bir seslenmek yeter.
Bir uçurtma gelir uzaktan
Yorulmuş, ince, nazlı
Gülüşler, haberler, hasretler
Gözyaşları içinde gizli.
Siz baksanız bir şeyler göremezsiniz.
Benim YURDUMDUR orası.
Ardıçlar, gürgenler, tozlu yollar…
Tokat’la Niksar arası.
ÖĞRENCİLERE ÇEVRE BİLİNCİ KAZANDIRMA SUNUSU ((((((İNDİRMEK İÇİN TIKLAYINIZ))))))))
ÇEVRE KORUMA HAFTASI BOYAMA YAPRAKLARI (((((((((İNDİRMEK İÇİN TIKLAYINIZ)))))))))