Page 47 - TÜRKÇE 3. SINIF
P. 47
Okuma - Anlama Adı: ....................... Soyadı: ...........................
SATI KADIN
Ankara’da yakıcı bir yaz günüydü. Atatürk, beraberinde arkadaşları ve yaver-
leri ile Kızılcahamam’a gidiyordu. Kazan Köyü yakınlarında durmuş ve otomobilinden
inmişti. Köylüler, şosede duran Atatürk’ü görünce hep birlikte koştular. Kimi su ge-
tirdi, kimi de ayran. Bunlardan biri, güğümünden aktardığı soğuk ayranı Atatürk’e
uzattı:
- Bir soğuk ayran içmez misiniz, dedi.
Bu bir Türk anasıydı. Kucağındaki kundağa biraz daha bastırdıktan sonra sağ
elindeki ayran bardağını uzattı, bekledi. Atatürk, ayranı kana kana içti ve bir an
durakladıktan sonra ona:
- Senin eşin kim, diye sordu.
Yüzü tunçlaşmış, elleri nasırlı Türk anası, Ankara’nın kendisine has şivesi ile
konuşmaya başladı. Kocasının, Sakarya Savaşı’nda boğazından yaralanmış bir cengâ-
ver olduğunu alçakgönüllülük içinde anlattı. Atatürk, bir soru daha sordu:
- Ne zaman doğdun?
- 1919’da, Atatürk Samsun’a çıktığı zaman doğdum.
Atatürk bir an düşündü. Yıl 1934 idi. Kadının bu ifadesine göre on beş yaşında
olması gerekiyordu. Hâlbuki karşısında abideleşen; Sakarya, Dumlupınar ve bir sürü
savaş görmüş kadın yirmi beş yaşlarında görünüyordu.
Atatürk tekrar sordu:
- Nasıl olur?
Evet, nasıl olurdu bu? Satı Kadın hiç tereddütsüz memleketin işgal altında
geçirdiği acı yılları ima ederek:
- Evet Paşam. Ondan önce yaşamıyordum ki…
- Bu yanıt, Atatürk’ü bir hayli düşündürdü. Ayrılırken yaverine kadının adını
ve adresini not ettirdi.
Satı Kadın, daha sonra Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne giren ilk kadın millet-
vekilimiz oldu.
Tüm Yönleriyle Atatürk
47