Page 53 - TÜRKÇE 3. SINIF
P. 53

Okuma - Anlama                                Adı: ....................... Soyadı: ...........................



                                           TEMBEL TAVŞAN


                  Bir zamanlar ormanda korkunç bir kuraklık başlamış. Yaz gelip geçtiği halde
            tek bir damla bile yağmur yağmamış. Susuzluk, hayvanların canına tak edince bu

            duruma bir çare bulmak için tüm hayvanlar toplanmış. İçlerinden birisinin teklifi

            üzerine, bir kuyu kazmaya karar verip çalışmaya başlamışlar. Bütün hayvanlar,
            hatta kuşlar bile gece gündüz çalışıyormuş. Ancak tavşan, “Ben daha çok küçüğüm!”

            diyerek çalışmak istemiyormuş. Tavşanın böyle nazlanması diğer bütün hayvanları
            çok kızdırmış.

                  Hayvanların emeği boşa çıkmamış. Kazdıkları kuyudan buz gibi bir su çıkınca

            herkes çok sevinmiş. Kana kana içip yıkanmışlar. Kuyunun kazılmasına yardım etme-
            yen tavşana ise su vermemişler. Kral aslan, tavşanın kuyuya yaklaşmasını önlemek

            için kuyunun başına her gün bir nöbetçi görevlendirmiş.

                  Tavşan yaptığı hatayı anlamış anlamasına, ancak iş işten geçtiği için yapacak
            bir şeyi de yokmuş. Bir gece kuyuda nöbet tutma sırası file gelmiş. Tavşan fili çok

            severmiş. “Kimse görmeden bana biraz su verir.” düşüncesiyle yanına gidince filin

            uyuduğunu görmüş. Çok uğraşmasına rağmen onu bir türlü uyandıramamış. En
            sonunda gidip kulağına bağırmış. Fil öyle bir zıplamış ki kuyunun etrafındaki taş ve

            toprak yığınına çarpmış, bütün taş ve toprakları kuyunun içine dökmüş.
                  Böylece kuyu kapanmış. Bu duruma çok üzülen fil ağlamaya başlamış. “Benim

            yüzümden oldu!” diyormuş. “Şimdi ne içeceğiz, hem sabah olunca diğer hayvanlara

            ne diyeceğim?”
                  “Bu kadar üzülme!” demiş tavşan. “Elbette bir çaresini buluruz. Hem ikimiz

            beraberce çalışırsak sabaha kadar kuyuyu temizleyip açarız.”
                  Fil, “Ama sen küçük ve zayıfsın!” demiş. Tavşan şöyle cevap vermiş: “Sen beni

            şimdi gör! Bak ki nasıl çalışıyorum.”

                  Gerçekten de tavşan bir çalışmış, bir çalışmış ki sormayın. Sabaha kadar fille
            birlikte kuyuyu açmayı başarmışlar. Ertesi gün fil, bütün hayvanlara tavşanın çalış-

            kanlığını anlatmaya başlamış. Herkes tavşanı alkışlayıp kuyudan su içmeyi hak ettiğini

            söylemiş.
                  Tavşan, sadece su içebildiğine değil; diğer hayvanlarla yeniden dost olduğuna

            da çok sevinmiş. Kendisini ormanın bir üyesi gibi görmek onu mutlu ediyormuş.



                                                        53
   48   49   50   51   52   53   54   55   56   57   58