Page 153 - TÜRLÇE 2. SINIF KİTABI
P. 153
TAHTA ÇANAKLAR
Oğlu, gelini ve dört yaşındaki torunuyla yaşayan
bir adam vardı. Elleri titriyor, gözleri eskisi ka-
dar iyi görmüyor, yürürken sendeliyordu. Yemek
zamanı geldiğinde aile masaya birlikte otururdu.
Fakat yaşlı adamın titreyen elleri, bulanık gören
gözleri yemeği işkenceye dönüştürüyordu. Bezel-
yeler kaşığından yere yuvarlanıyor, bardağı tuttuğunda süt masa örtüsüne sıçrıyordu.
Oğlu ve gelini bu durumdan rahatsız olmaya başlamışlardı. Köşeye küçük bir
masa yerleştirdiler. Ailenin geri kalanları yemeklerinin tadını çıkarırken, büyük baba
bu küçük masada tek başına yiyordu.
Zaman içinde bir iki tabak kırmasının ardından, büyükbabaya yemekleri tahta
tabakta verilmeye başlandı. Böyle yalnız başına yemek yerken yaşlı adama göz attık-
larında onu sessizce ağlarken buluyorlardı.
Ailenin en küçük ferdi ise bütün bunları sessizce izliyordu. Bir öğleden sonra
babası, küçük oğlunu tahta parçalarıyla uğraşırken buldu. Tatlı bir sesle ona ne
yaptığını sordu. ÖRNEK
- Sana ve anneme, ben büyüdüğümde kullanmanız için tahta çanaklar yapıyorum,
diye cevap verdi.
Bu sözler anne ve babayı öyle etkiledi ki, bir süre gözlerinden süzülen yaşlarla
sessizliklerini korudular. Her ikisi de yapmaları gerekeni biliyordu. O akşamdan itiba-
ren büyük baba yeniden ailesiyle aynı masada yemeğini yedi. Ne oğlu, ne de gelini
düşen bezelyeleri, ıslanan masa örtüsünü, dökülen sütü dert etti.
Aşağıdaki soruları, okuduğunuz metne göre yanıtlayınız.
1 Yaşlı adamın gözleri nasıl bir görünümü vardı?
2 Aile, ne zaman masaya oturuyor?
3 Yaşlı adam için neden ayrı masa hazırlanmaktadır?
4 Yaşlı adama niçin tahta çanaklarla yemek verilmiştir?
153